Dünden Bugüne Sektör.

Çok iyi hatırlıyorum… 2014’ün sonlarında Trabzon da dükkan açtığımda, insanlarla yıkama nasıl olur, Pasta cila nasıl olur diye tartışıyordum. Anlatmak zordu çünkü. Müşteriye aracının korunaklı yıkanması gerektiğini anlatmak, ona bunu ikna etmeye çalışmak.

Düşünsenize siz ph lardan kostikten, aşındırma ve örtme arasındaki farkı anlatmaya çalışıyorsunuz ve karşılaştığınız ilk soru “Kaç Lira bu”

Zor zamanlardı…. hala zor. Ama 4 yıl önce daha zordu. Şimdi internet daha yoğun kullanılıyor, daha fazla bilgi alınıyor ve daha fazla bilgi veriliyor. Sırf bu sebepten dolayı youtube da kanal açtım, videolar yaptım. Türkye’de belki de ilk ben “İPA ile kontrol edin” dedim. Veya benim sesim biraz daha fazla çıktı. “Yaptığınız işi telefonun flaşı ile kontrol edin” dedim, “nerden çıkardın bu işi, müşteri telefonun ışığı ile kontrol ediyor” diye söylenen arkadaşlar oldu.

Türkiye’de ilk ve tek Marka bağımsız ( yani marka adına çalışmadan, hiçbir şekilde sponsor kabul etmeden) eğitim seminerleri vermeye başlamıştım artık. Youtube da kimsenin kimseye öğretmediği şeyleri anlatıyordum. İnsanlar beni arayıp şu ve bu uygulama hakkında bilgi alabiliyordu. Bu saydıklarımı kimse yapmamıştı bugüne kadar. Niyetim bu olmasa da, aslında Türkiye’de sektör adına bir devrim yaptım diyebilirim. İthalatçı birçok firmanın ürün gönderip “deneyip bize fikrini söyler misin” dediği bir konuma gelmiştim. Fakat bir sıkıntı vardı. Her zaman söylediklerim kabul görmüyordu. Aslında bu çok doğaldı. Çünkü ben ürünler hakkında düşüncelerimi açık açık söylüyordum ve bu herkesin hoşuna gitmiyordu. Ürünleri hakkında negatif düşünce bildirdiğimde, “para alırken iyiydi” diye iftiralar atan ithalatçılar dahi oldu. Ama önemli değildi. Ben yine doğru bildiğimi yapmaktan geri durmadım. Sırf bu sebepten bile benim markalarla anlaşmam mümkün değildi. Anlaşma yapmadan böyle dedikodu yapanlar, para alsaydım ne derlerdi düşünmek dahi istemiyorum. O günlerde Forumlarda paralı eğitim mi olur diye gıyabımda konuşan sözüm ona “Ustalar”, nedense aynı o zamanlarda eğitim için kendiler ile irtibata geçen arkadaşlara eğitimlerin ücretli olduğunu söylemişlerdi. Trajikomedi, başka bir şey değil.

Peki bugün?

Bugün ülkemize daha fazla ürün giriyor. Daha fazla fason ürün yaptırılıyor. Bilindik markalar ayağa düşebiliyor, Ayağa düşmüş kimyasallar yere göğe sığdırılamaz hale gelebiliyor. Şaşkın şaşkın dolaşan, rakiplerini kötüleyen pazarlamacılar. Yalan söylemeyi düstur edinmiş ithalatçılar. Mide bulandırıcı!

İşletme sahibinden Ustasına, ithalatçısından pazarlamacısına kadar yalan söylenen bir sektör. Şimdi Tüketici ne yapsın? kime inansın? 1 kilometre kare içerisinde 5 uygulamacı düşünün, aynı hizmet için 5 ayrı fiyat alıyorsunuz ve aralarda uçurumlar var. NE düşünürsünüz tüketici olsanız? Hangisi sizi dolandırmaya çalışıyor acaba? Ucuza yapan işçilikten mi çalıyor? Pahalıya yapan fazla para mı alıyor.

Misal vereyim: Özellikle doğu bölgelerimizde bu çok yapılıyor. Mesela siz biliyorsunuz ki Seramik kaplama işlemi 3 gün kadar sürüyor. Hizmet almak istediğiniz işletme de size uygulamanın üç gün süreceğini söylüyor. Siz de mutmain oluyorsunuz. Fakat bilmediğiniz bir şey var! Aracınız bir günde bitiyor ve iki gün yatıyor. Sırf sizi inandırmak adına bu yapılıyor. Bir günde ön hazırlık, polisaj ve seramik uygulaması mümkün değil mi? Değil! Kaç tane usta çalışırsa çalışsın! İşin ehli bilir ki; Pasta cila işlemi bir günde bitse dahi, işlem esnasında boya ısıtılıp yumuşama olduğu için , kaliteyi korumak adına araç en az 12 saat bekletilmeli. Seramik kaplama uygulaması da (katmanlar arasında bekleme ile) 10 saat kadar alır. Seramiğin kürleşme zamanı olan 24 saat’i de göz önüne alın? Hesabınızı siz yapın, ve bu işi 1000 TL ye 700 TL ye yapan işletmelerin samimiyetini tartın!

Böyle bir sektörde işini hakkı ile yapmaya çalışan bir sürü arkadaşımız var. Amam maalesef sepetteki bir kaç çürük elma diğer elmaları da tesiri altına alabiliyor. Sırf bu yüzden, o sepete dahil olmamak için UTD’yi kurdum. Bugün 10 kişiyiz, yarın 20 oluruz belki, belki de 10 kişi kalırız. Önemli mi? HAYIR! Çünkü, ben sayı saymak için kurmadım UTD’yi, sektöre kalite çıtası getirmek için kurdum. Az olsun öz olsun.

Toparlayacak olursak!

Dünden bugüne çok şey değişti ama işletmelerimizin ticari ahlakı değişmedi, bunu değiştirmek de benim işim değil. Ama gerçekten kaliteli hizmet vermek isteyen işletmeler veya ustalarımızın sayısı artıyor. Ve ben inanıyorum ki, dün ve bugün hava yağmurluydu diye yarın güneş açmayacak anlamına gelmediği gibi, kaliteli hizmet vermek isteyen arkadaşlar sayesinde, dün ve bugün bozuk olan sektördeki ticari ahlakta yarın düzelmeyecek anlamına gelmez.

Daha dürüst ve ahlaklı ticaret yapan işletme ve ustalar görmek dileği ile …

Hoşçakalın